Şükret, Gayret et ve Hayata Katıl
Dün bir kardeşle tanıştım benden 6-8 yaş küçük. Bilinmek istemediği için ismini vermeyeceğim. Ticaret vesilesiyle tanıştığım bu güzel müslüman; yaşı küçük olmasına rağmen olgun ve sorumluluk sahibi biri, bu yönüyle de yaşıtlarına örneklik teşkil ediyor.
Güzel müslüman kardeş, Suriyeli, ailesiyle yaklaşık on yıldır Bingöl’de yaşıyorlar. İlim irfan sahibi bir ailenin çocuğu ve kendisi de tabi ki ilimle iştigal ediyor. Doktora talebesi ve aynı zamanda küçük bir işletmesi var onunla rızkını temin ediyor. Bu kardeşimiz evlenecek inşallah. Düğün ilanını bizim toplumdaki gibi gereksiz ve müsrif bir şatafatla yapmayacak. Mehir olarak bir yüzük ve kolye takmış. Düğünü de mevlütlü sade olacak. Masrafları henüz karşılayamayacağı için de gelin hanımla birlikte bir müddet ailesiyle birlikte yaşayacaklar.
Biliyorum bu yazıyı okuyanların çoğu olmaz öyle şey diyecekler, ona da diyorlar, şaşırıyorlar ve hatta bazıları inanmıyorlar. Bu kardeşimiz ve gelin hanım (Allah Teala sayılarını arttırsın..!) doğru olanı yapıyorlar. Evliliğin önündeki gereksiz tüm engelleri kaldırıp bir kenara atıyorlar. Yanlışı bizler yapıyoruz. Evlilik gibi ciddi bir müessesenin önüne ne kadar engel varsa koyuyoruz; nişan için ayrı, kına için ayrı ve düğün için ayrı salonlar.. abartılı mehirler.. ve gösterişli takılar.. helal-haram gözetmeksizin yapılan gürültülü ve çirkin düğünler.. daha neler neler..! Adeta gençler evlenmesin diye neredeyse her şey yapılıyor. Başarılı da oluyorlar maalesef; evlilik çağına gelmiş ve geçmiş birçok genç evlenmek istemediğini söylüyor..! Acaba neden..?
İşte bu güzel müslüman genç kardeşimiz, kendi memleketinden uzakta olmasına rağmen hayata çok güzel bir şekilde tutunmuş, dünya kadar sıkıntıya rağmen tebessüm ediyor, hakikaten şükrediyor ve şartların zorluğuna aldanmadan gayret ediyor hayatından memnun bir şekilde.
Kendisini gideceği yere bırakmak istedim, ısrarla reddetti. Zahmet vermek istemiyordu ve bunda samimiydi çünkü hal dilinden belliydi ancak yaşça büyük olmanın avantajını kullanarak ikna ettim iş yerine bıraktım. Bu sefer o beni bırakmadı. Samimiydi, evden de bekliyordular, olsun kırmadım onu, kahvemizi içtik yanında bisküvi. Sohbet ederken gözlerinin içi gülüyordu. Abi bak burada seccadem var namaz kılıyorum, bunlarla bunu yapıyorum gibi heyecanla ve umutla anlatıyordu. Güzeldi, çünkü kendisini güzelliklerle doldurmuştu. İnsan doldurduğu şeyi taşırır. Güzellik dolan güzellik taşar.
Beraber bir fotoğraf çekip sosyal medyada hüsnü misal olsun diye paylaşayım dedim. Hayır olmaz dedi. Ben iyi biri değilim ki, olmaz. Tamam dedim. Sözleştik sohbete gitmek için. Nasip oldu, bu akşamda sohbete gittik. Rabbim! Güzel insanların sayısını arttırsın. Bu güzel müslüman kardeşimizin şuurunu başta kardeşlerime sonra cümle ehli iman gençlerimize nasip etsin inşallah.
Güzel şeyler oluyor etrafımızda farkında mısınız..?